Amaç
Gebelikte uterus rüptürü; uterusun musküler duvarının bütünlüğünün bozulmasıyla karakterize, nadir görülen ancak yüksek fetal ve maternal morbidite ve mortalite ile seyreden bir durumdur.
Olgu
36 yaşında, G6P4A1Y3 hasta 38. gebelik haftasında başka bir merkezde uterus rüptürü ön tanısıyla sezeryana alınan sonrasında histerektomi işlemine geçilen hasta durdurulamayan aktif kanama nedeniyle klinğimize sevk edildi. Hasta acil şartlarda kliniğimizde operasyona alındı.Batın gözleminde pelvisin kanla dolu (yaklaşık 1500–2000 cc) ve uterusun histerektomi ile çıkarıldığı, bilateral overlerin bırakıldığı histerektomize pelvis görüntüsü saptandı. Sağda retroperitonun obturator fossaya kadar diseke olduğu, sağ internal iliak arterin ön dalının diseke, sağdaki eksternal iliak venin 0.5 cm büyüklüğünde rüptüre olduğu görüldü. Operasyona kalp ve damar cerrahisi davet edildi. İnternal ve eksternal iliak damarların onarımı yapıldı. Dissemine intravasküler koagülasyon (DIC) tablosunda olan hastanın yaygın batın içi sızıntı şeklinde kanamaları olduğu için, 25 adet spongiostone ile patching yapıldı Hastaya intraoperatif 14 ünite eritrosit süspansiyonu, 6 ünite taze donmuş plazma (TDP) verildi.
Sonuç
Uterin rüptür uzamış doğum eylemleri, başarısız operatif doğumlar sırasında izlenebilir. Normal doğum sırasında uterin rüptür sıklıkla daha önce sezaryen geçiren hastalarda izlenir ancak sezaryen veya başka ameliyatlar nedeniyle skar dokusu bulunmayan uterusta da rüptür meydana gelebilir. Artan gebelik sayılarında uterin rüptür görülme olasılığı daha fazladır. Vajinal kanama ve akut fetal distres bulgusu varlığında uterus rüptürüne dikkat edilmelidir.
Anahtar Kelimeler