Ara

Bu bölümde sistem içerisindeki makaleler arasında arama yapabilirsiniz.

Dergi Kimliği

Online ISSN
1305-3132

Yayın Dönemi
1993 - 2021

Editor-in-Chief
​Cihat Şen, ​Nicola Volpe

Editors
Daniel Rolnik, Mar Gil, Murat Yayla, Oluş Api

Künye

Gebelikte tanı konulan non-Hodgkin lenfoma: Olgu sunumu. Perinatoloji Dergisi 2011;19(2):114-115

Yazar Bilgileri

Orkun Çetin1,
Begüm Aydoğan1,
Aslıhan Ürer1,
Seyfettin Uludağ1,
Cihat Şen1,
İpek Dokurel Çetin2

  1. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı İstanbul TR
  2. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Pediatri Anabilim Dalı İstanbul TR
Yazışma Adresi

Orkun Çetin, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı İstanbul TR,

Yayın Geçmişi
Çıkar Çakışması

Çıkar çakışması bulunmadığı belirtilmiştir.

Amaç
Lenfomalar, lenfositlerin malign proliferasyonu sonucu oluşan heterojen bir hastalık grubudur. Hastalık Hodgkin ve non- Hodgkin lenfoma olmak üzere ikiye ayrılır.Hodgkin hastalığı, hastaların yaş dağılımından dolayı gebelikte en yaygın görülen lenfoma türüdür. Non- Hodgkin lenfoma (NHL) ise daha nadirdir. Olgumuzda; 5. gebelik haftasında, boğaz ağrısı ve boyunda ele gelen kitle semptomları ile gelen hastaya, yapılan biyopside NHL tanısı konuldu. Yirmi sekizinci gebelik haftasında kemoterapisi başlandı. NHL’nın gebelikte nadir görülmesi sebebiyle tanısı ve yönetimi literatür bilgileri eşliğinde sunuldu.
Bulgular
Otuz üç yaşında, G1P0 ve daha önce benzer bir yakınması olmayan gebe, sağ servikal bölgede kitle yakınması ile başvurdu. Fizik muayenesinde servikal ve submandibüler lenf nodu ele geliyordu. Lenf nodu biyopsisi diffüz büyük B hücreli lenfoma (WHO/REAL) olarak rapor edildi. Biyopsi materyalinde hücrelerin CD20 ile diffüz sitoplazmik boyanma gösterdiği, CD30 ve sitokeratin ile boyanma olmadığı gözlendi. Hastanın servikal manyetik rezonans (MR) incelemesinde; çoklu servikal, submandibüler ve nazofarengeal kitleleri mevcuttu. Evreleme amacı ile önerilen batın bilgisayarlı tomografisi (BT), hastanın gebeliğini öne sürerek reddetmesi üzerine yapılamadı. Kemik iliği biyopsisi normoselüler olarak rapor edildi. Hastaya 3 kürü gebelikte, kalan 3 kürü gebelik sonrası olmak üzere toplam 6 kür CHOP (siklofosfamid, doksorubisin, vinkristin, prednizon) kemoterapisi verilmesine karar verildi. Yirmisekizinci gebelik haftasında, siklofosfamid 750 mg/mÇ, doksorubisin 50 mg/mÇ, vinkristin 2 mg, prednol 100 mg olarak 1. kür kemoterapi uygulandı. Üçüncü kür kemoterapiden 4 gün sonra (39. gebelik haftasında) hastanın spontan kontraksiyonlarının başlaması sonrasında spontan vajinal doğum ile 1. dakika Apgar skoru 7, 5. dakika Apgar skoru 8 olan canlı 3310 g ağırlığında kız bebek doğurtuldu. Doğum sonrasında bebeğin ve annenin yoğun bakım ihtiyacı olmadı. Bebeğin postnatal ekokardiyografisinde sol ventrikülün hafif sistolik disfonksiyonu tespit edildi. Pediatrik kardiyoloji bölümü tarafından değerlendirilen hastanın, farmakolojik tedavi verilmeden takibine karar verildi. Doğumdan bir hafta sonra annenin 4. kür kemoterapisi uygulandı. CHOP rejimine rituksimab 375 mg/mÇ tedavisi eklendi. Toplam 6 kür CHOP kürü ve rituksimab alan hastanın takibi halen medikal onkoloji bölümünde devam etmektedir.
Sonuç 
Gebelik sırasında ele gelen servikal ve submandibüler kitlelerde lenfomalar ayırıcı tanıda mutlaka düşünülmelidir. Hızlı seyir gösteren bu olgulara en kısa sürede tanı konulup tedaviye en yakın zamanda başlanmalıdır. 
Anahtar Kelimeler

Non- Hodgkin lenfoma, gebelik, kemoterapi

-